İstanbul Ümraniye'de gerçekleşen kanlı bir olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Dudullu Polis Merkezi'ne bağlı ekipler, "motosiklet hırsızlığı" suçundan yakalanan ve ardından firar eden 19 yaşındaki Yunus Emre Geçti’nin yeniden yakalanması için operasyon düzenledi. Çeşitli suçlardan tam 26 suç kaydı bulunan Geçti, Ihlamurkuyu Mahallesi’nde kıstırılarak gözaltına alınmak istendi.
Ancak yakalama sırasında büyük bir arbede yaşandı. Geçti, direniş göstererek polislerin silahını ele geçirdi ve hem güvenlik güçlerine hem de çevredeki masum insanlara ateş açtı. Açılan ateş sonucunda, 27 yaşındaki polis memuru Ş.Y. ağır yaralandı. Hemen hastaneye kaldırılan polis memuru, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Aynı saldırıda bir diğer polis memuru K.H.S. ve zanlının annesi P.G. de yaralandı. Yaralılar, hastanede tedavi altına alındı. Durumları ciddiyetini koruyor.
Saldırı sonrası hızla kaçmaya çalışan Geçti, polis ekiplerinin yaptığı sıkı çalışmalar sonucu kısa sürede sokak arasında yakalanarak gözaltına alındı. Bu kanlı saldırı, zanlının uzun suç geçmişini bir kez daha gözler önüne serdi. Uyuşturucu ticareti, gasp, yağma, çocuğa cinsel istismar ve daha birçok suçtan sabıkalı olan Yunus Emre Geçti’nin topluma sürekli olarak zarar verdiği ve büyük tehdit oluşturduğu belirtildi.
Bu yaşanan trajedi, toplumda idam cezasının yeniden tartışılmasına yol açtı. Özellikle suç geçmişi bu kadar kabarık ve sürekli olarak toplum güvenliğini tehlikeye atan suçlulara karşı caydırıcı cezaların uygulanması gerektiği sıkça dile getiriliyor. Gerek kamuoyu, gerekse bazı yetkililer, topluma bu denli zarar veren bireylere karşı en ağır cezaların uygulanması gerektiği konusunda hemfikir.
Şehit olan polis memuru Ş.Y.'nin ailesine ve Türk milletine başsağlığı dileyen vatandaşlar, bu acı olayın bir kez daha adaletin ve güvenliğin önemini gösterdiğini ifade ediyor.
Yorum Yazın